SUSUZ KALDIK

 




Haber:Samet ACAR

Yukarıda gördüğünüz harita aslında kuraklığın ülkemizde ne kadar şiddetli olduğunu anlatmaya yetiyor. Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada artan kuraklık gelecek için tehlike oluşturmakta. Bilindiği üzere, ülkemiz ve dünyada pandemi ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Bulaşmayı minimum düzeye indirmek adına çoğu ülke evde kal çağrıları yapmaya devam ediyor. Yapılan evde kal çağrıları aslında doğa ve diğer canlılar için bir nevi ilaç oldu. Hava kirliliği, ses kirliliği, ışık kirliliği gibi çevresel anlamda dünyaya zarar veren unsurlar, daha az etkili. Sağlığımızı ciddi anlamda tehdit eden pandemi yüzünden evde kalan insanlar daha fazla su tüketimi yapmakta. Özelikle araştırmalar 2020 yılı içerisinde ciddi anlamda su tüketiminde artış olduğu ortaya koyuyor. Tabii bunun yanı sıra yağışlarda da ciddi bir azalma mevcut. Kuraklığın artmasında bu iki unsur yıl içerisinde etkili oldu.

Kuraklığın olması aslında şaşılacak bir durum gibi görünmüyor. Çünkü yıllar içerisinde süre gelen araştırmalar, bunun sinyalini veriyordu. Küresel ısınmanın artması, temiz su kaynaklarının kirletilmesi, yağış oranındaki ciddi azalmalar ve en önemlisi insanların bilinçsiz su tüketimi bunlardan sadece bir kaçı…

Ülkemizde nüfusumuzun 1/5’nin yaşamakta olduğu İstanbul’da durumlar hiç iyiye gitmiyor. Kazandere ile Pabuçdere barajlarında neredeyse su kalmadı. İzmir’de de benzer durum söz konusu. İzmir’deki barajların su seviyesi kuraklık ve bilinçsiz tüketim sonucu düştü, sular altında kalması gereken bazı barajlarda zemindeki toprak görünmeye başladı. İZSU Genel Müdürü Aysel Özkan “Geçen yıla göre 2 milyon 50 bin metreküp daha fazla su harcandı” dedi.

Peki ne yapmalı? Yok mu bunu bir çözümü? Çözümler var ama alınan tedbirler maalesef yetersiz bu durum sadece ülkemiz için değil dünya içinde geçerli bir durum. Öncelikli olarak her su kanalizasyona gönderilmemeli ,tekrar kullanıma sunulabilmelidir. Arıtma tesislerimizin sayısı artmalı ve hızlı bir şekilde tedbirler yürürlüğe konmalıdır. Kaybedecek zamanımız kalmadı! Böyle giderse çok değil birkaç yıl içerisinde sınırlı su kullanımına gitmek zorunda kalabiliriz. Halkı bilinçlendirmek adına adımlar atılmalı, gereksiz su kullanımın önüne geçilmelidir. Üretim tesisleri ve fabrikaların suyu kirletmelerine engel olunmalıdır.

İş öncelikle bireyleri bilinçlendirmek. Birey bilinçlenirse toplum bilinçlenir. Peki kişisel bazda bizler neler yapabiliriz? Kendisi küçük, etkisi büyük tedbirlerden birkaçı:

Musluğu açık bırakmayalım!

Bulaşıkları elde değil bulaşık makinesinde yıkamaya özen gösterelim!

Diş fırçalarken, tıraş olurken suyun akmasını izlemeyelim!

Duşta boşa zaman harcamayalım!

...

Kaynakça:

http://blog.milliyet.com.tr/suyunu-bosa-harcama-/Blog/?BlogNo=46055

https://blog.artemisaritim.com/dunya-genelinde-su-kaynaklarinin-durumu/

https://www.tv100.com/turkiyede-barajlar-kurudu-su-seviyesi-dustu-peki-hangi-barajlar-kurudu-haber-525838

0 Yorumlar